Osmanlı İmparatorluğu’nun 18. yüzyıl sonlarında ABD’ye haraç aldığı gerçeği, resmi tarih kitaplarında pek yer almaz. Peki, genç Amerika’nın bu güçlü imparatorluğa boyun eğdiğini biliyor muydunuz?
Osmanlı’nın Küresel Gücü ve ABD’nin Yükselişi
18. yüzyılın sonlarında Osmanlı Devleti, eski ihtişamını yitirmiş olsa da küresel arenada hâlâ etkili bir aktördü. Aynı yıllarda, Atlantik ötesinde yeni bir güç doğuyordu.
1776’da İngiltere’ye karşı bağımsızlık mücadelesini kazanan 13 koloni, Amerika Birleşik Devletleri’ni kurdu. Ticaret için deniz yollarına bağımlı olan bu genç cumhuriyet, Avrupa normlarına göre скром bir donanmayla Akdeniz’e açıldı. Ancak antlaşma olmadan bu sularda seyretmek riskliydi.
Cezayirli Korsanların Saldırıları ve Amerikan Kayıpları
1785’ten itibaren Cezayirli denizciler, Amerikan bayraklı gemilere aman vermedi. İlk olay 25 Temmuz 1785’te yaşandı: Boston çıkışlı Maria gemisi, Kaptan Isaac Stevens yönetiminde Cadiz açıklarında Osmanlı filosu tarafından ele geçirildi. Ardından Philadelphia’dan Dauphin gemisi, Kaptan O’Brien idaresinde aynı kaderi paylaştı.
1793’te ise tam 11 Amerikan gemisi, Cezayir Beylerbeyi Gazi Hasan Paşa’nın emriyle Osmanlı kontrolüne geçti. Bu saldırılar, ABD’yi acil önlem almaya zorladı.
ABD’nin Askeri Hazırlıkları
Kongre, 27 Mart 1794’te Cezayir’e karşı savaş için 700 bin altınlık bütçe onayladı. Başkan George Washington’a güçlü savaş gemileri inşa etme yetkisi verildi. Bu adım, Osmanlı donanmasına meydan okuyacak bir filo yaratmayı amaçlıyordu.
Diplomasi Yoluyla Çözüm Arayışı
Askeri hazırlıklar sürerken, ABD barışçı bir yol denedi. 1795’te Joseph Donaldson liderliğindeki heyet Cezayir’e gönderildi. Esirlerin serbest bırakılması ve gemilerin güvenliği için görüşmeler başladı.
Trablus Antlaşması’nın İmzalanması
III. Selim döneminde gerçekleşen bu süreç, 4 Kasım 1796’da meyvesini verdi. ABD adına Joseph Donaldson ile Osmanlı adına Cezayir Beylerbeyi Hasan Paşa arasında 22 maddelik Trablus Antlaşması imzalandı. Antlaşma, ticaret ve yardımlaşma odaklıydı.
- Dil Özelliği: Osmanlı Türkçesiyle kaleme alınan belge, ABD’nin yabancı dilde imzaladığı ilk antlaşma oldu.
- Tarihi Önemi: ABD’nin başka bir devlete haraç ödemeyi kabul ettiği tek anlaşma olarak kayıtlara geçti.

Antlaşmanın Şartları ve Süresi
ABD, Akdeniz ve Atlas Okyanusu’nda gemilerine dokunulmaması ile esirlerin iadesi karşılığında 29 yıl süreyle Osmanlı’ya yıllık ödeme taahhüt etti. Bu, Amerika’nın tarihinde vergi verdiği tek devlet olan Osmanlı’yı işaret ediyordu.
Antlaşma, 1818’e kadar yürürlükte kaldı ve Osmanlı-ABD ilişkilerinde benzersiz bir sayfa açtı.

Neden Önemli Bir Antlaşma?
Trablus Antlaşması, genç ABD’nin küresel güç dengelerinde diplomasiyi tercih ettiğini gösterir. Osmanlı’nın deniz hakimiyeti, yeni dünyaya ders vermişti.
Sonuç: Unutulmuş Bir Diplomatik Zafer
Bu olay, Osmanlı İmparatorluğu’nun 18. yüzyıl sonundaki etkisini vurgular. ABD, askeri güç yerine antlaşmayla güvenliği sağladı ve ticaret yollarını açtı.



