EğitimKültür

Kaliteli ve Milli Bir Eğitim Sistemi İçin Neler Yapılabilir?

Kaliteli ve milli bir eğitim sistemi oluşturmak, hem evrensel standartları gözetmeyi hem de toplumun kendi kültürel değerlerini korumayı gerektirir. Bu denge sağlandığında hem birey hem toplum kazanır. İşte bu hedef doğrultusunda yapılması gerekenler:

1. Eğitimin Felsefesi ve Hedefleri

•Milli değerlerle evrensel değerlerin sentezi: Toplumun tarihini, kültürünü, dilini, inançlarını temel alırken aynı zamanda bilimsel düşünce, eleştirel akıl, demokrasi ve insan haklarıyla uyumlu bir yapı kurulmalı.

•Geleceğe odaklanma: Eğitim, sadece geçmişi korumak değil; aynı zamanda çağın gerektirdiği dijital okuryazarlık, yapay zekâ, çevre bilinci gibi konulara hazırlanmayı da kapsamalı.

2. Öğretmen Kalitesi

•Nitelikli öğretmen yetiştirme: Üniversitelerde öğretmenlik programlarının kalitesi yükseltilmeli.

•Sürekli mesleki gelişim: Öğretmenler için hizmet içi eğitim zorunlu ve sürekli olmalı.

•Öğretmenlik mesleğini cazip hale getirme: Maddi-manevi itibar güçlendirilmeli.

3. Müfredat Düzenlemeleri

•Milli kimlik ve kültür eğitimi: Dil, edebiyat, tarih, sanat dersleri kimlik inşasında güçlü rol oynamalı.

•Yaşamsal beceriler: Eleştirel düşünme, problem çözme, iletişim, iş birliği, çevre duyarlılığı ve teknoloji kullanımı ders programına dâhil edilmeli.

•Esnek ve dinamik müfredat: Toplumun değişen ihtiyaçlarına göre güncellenebilir olmalı.

4. Eğitimde Adalet ve Eşitlik

•Fırsat eşitliği: Her çocuğun nitelikli eğitime erişebilmesi için köy okulları, kırsal bölgeler, dezavantajlı aileler desteklenmeli.

•Kapsayıcı eğitim: Özel gereksinimli bireyler için destekleyici sistemler kurulmalı.

5. Teknoloji ve Bilim

•Bilimsel yaklaşım: Eğitim sistemi sorgulamaya, araştırmaya, üretmeye teşvik etmeli.

•Dijitalleşme: Okullar akıllı tahta, tablet, internet erişimi gibi imkânlarla desteklenmeli.

•Ar-Ge kültürü: Öğrenciler araştırmaya ve projeler geliştirmeye yönlendirilmeli.

6. Aile ve Toplum Katılımı

•Aile-okul iş birliği güçlendirilmeli.

•Toplumsal bilinç: Milli bir eğitim sistemi için toplumun bütün paydaşları (öğretmen, öğrenci, veli, devlet, STK’lar) ortak hedeflerde buluşmalı.

7. Uluslararası Rekabet Gücü

•Yabancı dil öğretimi güçlendirilmeli, ancak ana dil eğitimi hiçbir şekilde ihmal edilmemeli.

•Küresel standartlar: Öğrenciler PISA, TIMSS gibi uluslararası ölçütlerde de başarılı olacak şekilde yetiştirilmeli.

Bütün bu adımlar, kaliteli ve milli bir eğitim inşası doğrultusunda gerçekleştirilmesi elzem adımlardır. Bütün bunların yanında şu gerçeğin bilincinde olmak hayati önemdedir:

Kaliteli ve milli bir eğitim sistemi; kökleri milli değerlerde, dalları evrensel bilimde olan bir ağaç gibidir. Kökünü koruyup dallarını gökyüzüne uzatabilirse ve çağdaş veriler ve sistemlerle de sentezleyebilirse hem kendi kimliğini kaybetmez hem dünya ile rekabet edebilir hem de çağın hızına ayak uydurabilir.

Eğitime düşen görev, ham, kaba ve sistemsiz olan yaygın eğitimi çağdaş verilerle düzenlemek geliştirmek, ilmi bir eleştiriye tabi tutarak, toplumu yabancılaştırmadan çağdaşlaştırmaktır. Bu sebepten eğitimin vazgeçilmez niteliği «milli›› olmasıdır.. (Arvasi, 2015)

Tabi ki eğitimin vazgeçilmez niteliğinin “milli” olmasının yanında yetiştirilen bireylerin de aynı kıvamda olmaları vazgeçilmez bir hedef olmalıdır. Öyle ki, bireylerde kimlik ve aidiyet duygusu inşası olmazsa olmaz bir gerekliliktir. Elbette bu gerekliliğin yanı sıra öğrenciler hem kendi milletine hem de insanlığa faydalı olma bilincini geliştirmelidir. Ama bilhassa değerler eğitiminde hassas olunmalı, adalet, saygı, özgürlük, sorumluluk, dayanışma gibi ahlaki ve insanı değerler hem milli hem evrensel ölçekte öğrencilere kazandırılmalıdır. Bütün bunların yanı sıra şu gerçeği de unutmamak lazım gelir:

Türk milletinin ilelebet varlığını devam ettirebilmesi ve çağdaş medeniyetler içinde yerini alabilmesi, millî ve ahlaki değerleri benimsemiş, medeniyet şuuruna sahip, çağın gerektirdiği bilgi ve yeterlikle donanmış bireylerin yetiştirilmesiyle mümkündür. (Sezgin, 2017)

Ama elbette ki yukarıdaki belirtilen vasıflarla donanmış bireylerin yetiştirilmesi için de ivedilikle atılması gereken adımlar bulunmaktadır. Şimdi bu adımlara bir göz atalım:

Finlandiya eğitim modeline benzer şekilde biz de kendi kültürümüz ve geleneklerimize uygun yeniden yapılmalıdır. Rasathane, Medrese ve Enderun, Nizamiye Medresesi gibi çok başarılı eğitim kurumlarına sahiptik. Üniversitelerimiz Hindistan’ın yaptığı gibi bilişim ve yeni teknolojik gelişmelere göre yapılandırılmalıdır. ABD ve AB Üniversiteleri farklı ülkelerde temsilcilik açıyor. Üniversitelerimiz farklı illerde ve ülkelerde eğitim merkezi açabilmeli ve dünya ile rekabete çıkmalıdır. Öğrencilere öncelikle kul hakkı, helal kazanç ve güzel ahlak öğretilmelidir. (Mengene, 2025)

Elbette öğrencilere öncelikle kul hakkı, helal kazanç ve güzel ahlak öğretmemiz gerektiği gibi milli değerlerimizi, töremizi yani milli şuuru, milliyet şuurunu da aşılamamız ve bunları korumalarını, kaybetmemelerini de onlara öğretmemiz elzemdir. Milli şuur olsun milliyet şuuru olsun, bir nesli yetiştirme adına çok önemlidir. Bu şuuru kaybetmemek lazım gelir.

Milli şuurunu kaybetmiş fert ve gruplar diğer milletlerin içinde erirler. İnsanlık, insan sürüleri durumunda kalamaz. Milliyet şuuru insan gruplarına güç ve gelişme sağlar. (Arvasi, 2015)

Bütün bu hususların yanı sıra Türk eğitim sisteminde kronik bir hale bürünmüş sorunlar vardır ki bu sorunlara neşter vurmadan ne milli şuur sahibi insanlar, ne milliyet şuurunun bilincinde olan toplum fertleri, ne Türk milletinin ilelebet varlığını devam ettirebilmesi ve çağdaş medeniyetler içinde yerini alabilmesi, ne de millî ve ahlaki değerleri benimsemiş, medeniyet şuuruna sahip, çağın gerektirdiği bilgi ve yeterlikle donanmış bireylerin yetiştirilmesi oldukça zorlaşacaktır.

Türk eğitim sisteminde pratik ve yapısal olmak üzere iki sorun türünden bahsedilebilir. Pratik sorunlar, mevcut yapı içinde karşılaşılan sorunlardır. Yapısal sorun denilen şey ise eğitimin temel amacından uzaklaşılması ve eğitimde pedagojik kaygıların yerini statik bir kişilik inşa etmeye dönük ideolojik bakışın yani belirli bir dünya görüşüne ve değer sistemine dayalı endoktrinasyonun almasıdır. Eğitimin amacı, özellikle genç bireyleri hayata hazırlamak, onların sorunlarını geçmiş tecrübelerin de yardımı ile çözmelerine yardım edecek bilgileri vererek hayata adapte olmalarını sağlamak ve yine onlara ebeveynlerinin sâhip olduğu değer dünyasını tanıtmaktır. Pedagojik kaygı ise bunu en iyi şekilde yapmanın yollarını aramayı ifade eder. (Başdemir, 2012)

İşte Türk eğitim sisteminde pratik ve yapısal olmak üzere var olan ve artık kronik bir hale bürünmüş bu iki ayrı sorunun özellikle eğitimin taşıdığı genç bireyleri hayata hazırlamak, onların sorunlarını geçmiş tecrübelerin de yardımı ile çözmelerine yardım edecek bilgileri vererek hayata adapte olmalarını sağlamak ve yine onlara ebeveynlerinin sâhip olduğu değer dünyasını tanıtmak amaçları doğrultusunda hareket ederek çözülmesi halinde artık “Kaliteli ve Millî Bir Eğitim Sistemi”ni inşa etmek daha kolay olacaktır ve böyle bir sistemin inşasıyla da gerçekten milli şuur sahibi şahsiyetler, milliyet şuurunun bilincinde olan toplum fertleri, Türk milletinin varlığını ilelebet payidar kılmak ve çağdaş medeniyetler içinde yerini alabilmesini sağlamak, millî ve ahlaki değerleri benimsemiş, medeniyet şuuruna sahip, çağın gerektirdiği bilgi ve yeterlikle donanmış bireyleri yetiştirme yolunda çok daha büyük atılımlar gerçekleşecektir.

Kaynakça:

  • Eğitim Sosyolojisi-Seyyid Ahmed Arvasi, 2015, Bilgeoğuz Yayınları
  • Prof. Dr. Ferudun Sezgin-Etkili Bir Türk Millî Eğitim Sistemi İçin Okul Yöneticisi ve Öğretmenlerin Araştırma Okuryazarlığı, 16 Ekim 2017, Devlet Dergisi
  • Şener Mengene-Güçlü Türkiye İçin Stratejik Öneriler, Millî Vicdan Haber, 2025
  • Doç. Dr. Hasan Yücel Başdemir-Türk Eğitim Sisteminin Yapısal Sorunları ve Bir Öneri, Liberal Düşünce, Yıl 17, Sayı 17, Yaz 2012, s.35-53.

Makaleye Yorum Yaz Rastgele Makale Getir

Yazar


Makale Arşivi sitesinden daha fazla şey keşfedin

En son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için ücretsiz abone olun.

Bir Yorum Yazın

İlginizi Çekebilir

Başa dön tuşu

Makale Arşivi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen ücretsiz abone olun.

Okumaya Devam Edin

Gizliliğe genel bakış

Bu web sitesi, size mümkün olan en iyi kullanıcı deneyimini sunabilmek için çerezleri kullanır. Çerez bilgileri tarayıcınızda saklanır ve web sitemize döndüğünüzde sizi tanımak ve ekibimizin web sitesinin hangi bölümlerini en ilginç ve yararlı bulduğunuzu anlamasına yardımcı olmak gibi işlevleri yerine getirir.

Detaylı bilgi için Gizlilik ve Çerez Politikamız sayfasını inceleyebilirsiniz.

Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Makale Arşivi olarak, sizlere değer katacak bilgileri sürekli araştırıyor ve en güncel makaleleri sizinle paylaşıyoruz.
Bu platformu ayakta tutan en önemli destek, reklamlardan elde edilen gelirlerdir. Reklamlarımızı, sizlere en iyi deneyimi sunmak adına, mümkün olan en az rahatsız edici şekilde yerleştirmeye özen gösteriyoruz. Sizden ricamız, bu değerli içeriği sürdürebilmemiz için reklam engelleyicinizi kapatarak bize destek olmanızdır. Desteğiniz, gelişmeleri size ulaştırmaya devam etmemize katkı sağlayacaktır.