Evet, sorunun esas adı bu. “PARAM VAR, HER ŞEYİ YAPARIM” anlayışı son yirmi yılda topluma hâkim oldu. Çocuklar veya eşler isteniyor diye CANLI oldukları düşünülmeden köpek ve kediler alındı. Ülkemiz hayvan kaçakçıları için cennet oldu. Evcil hayvan satan hiçbir dükkân kontrol edilmedi.
Sonra da yazlık dönüşü hayvanlar sokağa atıldı. Bu konuya dikkat çekenlerin söyledikleri “paraya tapanların, param varsa her şey mübah diyenlerin” gürültüsünde kayboldu.
Şimdi kedi ve köpeklerini sokağa atanların çoğu hayvan hakları savunucusu kesildi. Zira onların faturasını belediyeler ödeyecek.
Şehir sokaklarda saldırgan köpek az sayıda var. Bunlar kolayca toplanırlar. Esas tehlike kırsal alanda. Hayvanların kimliklendirilmesiyle ilgili yasa çıkınca çok sayıda köpek baraj civarına terk edildi.
Geçen yıl başıboş köpekler Uludağ Üniversitesinin yetiştirdiği geyiklere saldırıp bir-ikisini parçaladılar. Yarın koyunlara, sığırlara ve insanlara saldırılarsa şaşırmayalım. Bu hayvanlar nasıl yakalanacaklar.
Önce zihniyetimiz değişsin. Hayvanlara, bitkilere ve doğaya saygı gösterelim.
Bu arada medeni ülkelerde olduğu gibi hayvanlar SOKAKLARA SIÇIRTILMASIN. Köpeklerini sokağa çıkaranların h.ç birinin elinde faraş, kürek ve torba yok.
Bu yüzden Türkiye’de hayvansever sayısı 40-50’yi geçmez…Gerisi faso fiso…
Makale Arşivi sitesinden daha fazla şey keşfedin
En son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için ücretsiz abone olun.