Bu sabah işe gelirken bir alt geçidin duvarında şu yazıyı gördüm: “İyilik yap, adil ol, gülümse.” Elimde olmadan gülümsedim. Orada yazdığı için değil, elli metre ötede inşaatı bitmek üzere olan adalet sarayının girişinde ya da az daha ilerideki okulun kapısının üzerinde büyük puntolarla değil de, bu kenar mahallenin günde belki de yirmi-otuz, bilemedin elli kişinin kullandığı alt geçidinin duvarına yazıldığı için.
Resmi binaların tamamının, özellikle de okulların girişine kocaman herkesin görebileceği harflerle yazılmasına nasıl da ihtiyaç var güzel ülkemin. Okul ders kitaplarının hepsinin kapak resmi bu yazı olmalıdır bence. Bu kadar kolay, bu kadar ucuz, bu kadar kısa tarifi yok “iyi insan olma”nın.
Yazının altına eklemek istedim: “İnsansın!” Kim yazmış olabilir diye düşündüm. Mahallenin haşarı gençleri, -benim dükkan dahil- hemen her boş duvara, teması aşk olan yazılar yazmışlar. Hiçbirini silmedim, saygı duyuyorum. Onlar olamaz, keşke olsalar. İnşaat işçileri de değil bence, onların işleri yeterince ağır. Boş zamanlarında dinleniyorlardır diye düşündüm. Yakınlarda bir okul var. İnşallah onların işidir. Yazı karakteri de çok güzel -en azından benim yazımdan-, itinalı yazılmış. Yazan her kimse eli sık kalem tutan biri olmalı.
Kim yazdıysa elleri dert görmesin, yüreği sıkıntı çekmesin. “Adil olmak” için sadece yüreğinin taa derinlerinden gelen sesi dinlemek yeterlidir. O ses nasıl davranacağını söyler sana. O sese kulak verebiliyorsanız sorun yok demektir. “İyilik yapmak” için o kadar çok fırsatınız olacaktır ki, yeter ki isteyin.
Yolda yürürken bir karıncaya basmayın, yolda duran bir engeli – taş, çöp vb. – kenara, çöp kutusuna atın ve ya bir yaşlı insanın yoldan karşıya geçmesine yardım edin. Sıcak havalarda bir hayvana su verin. Kaldırımda yürürken yiyecek arayan kuşlarla karşılaştığınızda ürkütmeden hafifçe yolunuzu değiştirin. Otobüste trende sizden büyük birine, engellilere veya çocuklu bir kadına yer verin. Çocuk arabasıyla binmeye çalışanın tutun arabasının ucundan. Üç saniyenizi alır. Çevreye saygı duyun, kirletmeyin. “Gülümsemek” en kolayıdır.
Somurtmak için yaklaşık 43 kas devreye girerken, gülümsemek için 17 kas yeterli oluyormuş. Haydi gülümseyin ve etrafınıza çok ihtiyacımız olan pozitif enerjiyi bol bol dağıtın. Dinimizde sadaka yerine bile geçiyor. Bu kadar güzel ve ucuz bir karşınızdakine yardım etme şekli daha bulamazsınız.
Gülümsüyorsunuz; iyilik yapıyorsunuz ve sevap kazanıyorsunuz. Bu kadar kolay kazanç yoktur.
Haydi gülümseyin!
Makale Arşivi sitesinden daha fazla şey keşfedin
En son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için ücretsiz abone olun.