Bugün Necip Fazıl Kısakürek üstadı inceleyeceğiz. Öncelikle ben birkaç ay öncesine kadar “Nihal Atsız’ın Uyduruk Söylemleri” başlıklı bir çalışmayı beğeninize sunmuştum. Ardından Nihal Atsız’a ortak olan yazarlardan Necip Fazıl’ı ele almak istedim. İyi okumalar!

Cumhuriyetin Yılmaz Savunucusu
 

                Necip Fazıl başta Cumhuriyetin yılmaz savunucularından bir şair iken sonradan DP hükümetinden parayı alınca taraf değiştirmiş, Atatürk ve Cumhuriyet aleyhtarı olmuştur. Atatürk düşmanlarının gözbebeği olan Necip Fazıl, tabiri caizse haini kahraman, kahramanı hain ilan etmekten çekinmemiş ve bu yazdıklarını “Son Devrin Din Mazlumları” başlıklı kitapta da dile getirmiştir. Necip Fazıl 1920-30’lu yıllarda devlet bünyesinde çalışmıştır. Koyu CHP taraftarıydı.

                  Bu da Necip Fazıl’ın CHP kaydı. Kendisi oldukça paraya düşkündü hatta Celal Bayar’dan dergi açmak münasebetiyle para istemiş ve 1.600 TL almayı başarmıştı. Bir dergi için de bu gayet makul bir paradır o döneme göre. Para kapmayı daha CHP taraftarıyken çözen Necip Fazıl, DP döneminde de hapis yılları, dergi basma zamanını da katarsak toplamda 147.000 TL kazanmış ve bu sefer de DP tarafında yazmaya başlamış kendi deyimi ile “hidayete ermiştir”. Bunun bir süreci olduğu belirtiliyor.

Atatürkçü Necip Fazıl’ın bugün hâlâ her yerde yayınlanan “Atatürk dirilecektir” başlıklı yazısı.

Necip Fazıl bu makalesinde İnönü’yü överken DP’den kazandığı para sayesinde İnönü ile dalga geçecek duruma gelmiş, “başımızda kulak istiyoruz” diyerek dalga geçmişti.  İyice CHP’yi ve Cumhuriyetin bağımsızlık ilkesini kaybeden Necip Fazıl, ABD’yi öven yazılar yazmıştır.

Amerika’ya öven Büyük Doğu’nun sayısı…

                Sadece ABD’yi değil, onun Türkiye’deki emellerini gerçekleştiren 12 Eylül’ü de överek Cumhuriyet’e en büyük ihaneti etmiştir.

              Necip Fazıl Kısakürek’in desteklediği MHP’liler 1980’de hapse atılınca MHP’ye ve Türkeş’e ağır küfürler edip Kenan Evren’i destekledi.

Necip Fazıl, ileride ihanet edeceği Alparslan Türkeş’in sofrasında…

                Türkeş gibi Erbakan’ı da kötüleyen yazılar yazdı.

                Necip Fazıl Kısakürek, 1971 muhtırası generallerinden Faik Türün’e imzalı kitap göndermişti. Militarizm sevdası da 12 Eylül’e kadar sürecek ve varlığını koruyacaktı.

Gizlenmeye Çalışan Yalan
 

                  Ardından “hidayete eren” hep taraf değiştiren Necip Fazıl her ne kadar bunu gizlemeye kalksa da kumar masasında basıldı.

Sonuç
 

                 Necip Fazıl gerçekten de şiirin ve edebiyatın üstadıdır. Edebiyatını kötüye ve yalana kullanması onun itibarını bugünler için zedeleyen bir husustur. Döneminde orduyu tutup ardından “çapulcu sürüsü” diyerek hakaret eden, Atatürkçü iken aleyhtar olan, bir zamanlar yoldaşı olan siyasileri yeri ve durumuna göre satan, para peşinde bir yazardı. Maalesef bunlar gerçektir. Ölünün arkasından kötü konuşulmaz bundan ötürü hakarete ve benzeri türden söylemleri bir köşeye bırakmak gerekir.

Allah rahmet eylesin…